GÜBRELEME AMACIYLA TOPRAK VE BİTKİ ÖRNEKLERİNİN ALINMASI
Tarımda esas amaç, kültür arazilerinden mümkün olan en yüksek verimi ve kaliteli ürünü elde etmektir. Bu amaca ulaşmak ise, her şeyden önce toprakların verimliliklerini arttıracak bir dizi kültürel tedbirlerin alınması ile mümkündür. Bu kültürel tedbirler arasında gübrelemeyi ilk sırada sayabiliriz. Ancak, gübreleme yapmak kaliteli ve yüksek verim gücüne ulaşabileceğimize işaret etmez. Kaliteli tohum kullanma, zamanında ve etkili bir toprak işleme, iyi bir tohum yatağı hazırlama ve zararlı etmenlerle etkili bir mücadele birim alandan en yüksek verimi elde etmenin, olmazsa olmaz şartlarından bazılarıdır. Fakat etkili ve doğru bir gübreleme, yukarıda sayılan faktörle arasında, tarımsal üretimin arttırılmasında en önemli paya sahip olan faktördür. Kültüre alınmamış topraklarda yetişen yabani bitkilerin hayat devrelerini tamamlamalarından sonra bulundukları yerlerde ölmeleri ve parçalanmalarıyla yeniden yetiştikleri ortama dönmekte ve böylece bu toprakların besin maddeleri kapsamında fazla bir değişiklik olmamaktadır.
Kültüre alınan topraklarda ise durum farklıdır. Bu topraklarda her yıl hasat edilen ürünle birlikte topraktan bitki besin maddeleri kaldırılmaktadır. Kaldırılan bitki besin maddeleri bitkinin tür ve çeşidine göre değişmekle beraber önemli bir miktara ulaşmaktadır. Topraktan bitkiler tarafından kaldırılan bitki besin maddelerine ilaveten yağmur ve sulama suları ile yıkanan ve erozyonla kayba uğrayan besin maddeleri miktarı da ilave edilecek olursa, kültür topraklarının yıldan yıla besin maddelerince fakirleşecekleri açıkça ortaya çıkar.
Bu tür faktörlerin etkisiyle bitki besin maddelerince fakirleşen topraklara uygun bir gübreleme yapılmadığında, üzerinde tarım yapılan toprakların verimlilikleri yıldan yıla azalış gösterir. En sonunda bu topraklar tamamen verim güçlerini yitirebilirler. Bu nedenledir ki, devamlı kültüre alınmış topraklarda, verim güçlerinin arttırılması veya hiç olmazsa aynı seviyede muhafazası için, kültür bitkileri ile ve diğer doğal faktörlerle topraktan uzaklaşan bitki besin maddelerinin yeniden toprağa verilmeleri gerekmektedir.
Kültür bitkileri tarafından topraktan kaldırılan, yağmur ve sulama suları ve erozyon ile topraktan uzaklaşan bitki besin maddelerinin gübreleme ile toprağa ilavesi için öncelikle toprak analizlerinin yapılması gereklidir.
Toprak Analizlerinin Amacı ve Önemi
Toprak analizlerinin amacı topraklarda bulunan bitki besin maddesi miktarlarını tespit suretiyle o topraklarda yetiştirilecek bitkilerin isteği olan gübre cinsini ve miktarını ortaya koymaktadır. Bunu bilmek karlı bir gübreleme için esastır. Belli bir tarla toprağı, bu amaçla kurulmuş laboratuvarda kimyasal yollarla analiz edilerek, içerisindeki bitki besin maddeleri miktarları bulunur ve böylece o toprakta yetiştirilecek bitkinin büyümesi ve iyi bir ürün vermesi için, hangi besin maddelerinin eksik olduğu tespit edilerek verilmesi gerekli gübre miktarları belirlenir.
Değişik tarlalara ait topraklarda farklı miktarlarda bitki besin maddeleri bulunur. Toprak analizleri sayesinde topraklarda eksik olan ve dolayısı ile bitkilerin büyümesini engelleyen veya sınırlayan bitki besin maddelerinin hangileri olduğu anlaşılır. Böylece de çiftçiye, gübre için sarf ettiği paradan en çok yararı sağlaması için yardım edilmiş olur. Toprak analizleri ile çiftçi, yetiştireceği bitkinin gelişebilmesi için gerekli olan bitki besin maddeleri kombinasyonunu oluşturma şansına sahip olur. Bu yolla analiz sonuçlarına dayalı olmayan bir gübreleme programının sebep olabileceği yanlışlıkların önüne geçer.
Gübreleme yapılmadan önce hangi gübreden, ne kadar, ne zaman ve nasıl kullanılacağını öğrenmek gerekir.
Toprak analizi yapılmadan tarlaya gübre verilirse şu mahzurlar ortaya çıkabilir.
Toprağa gereğinden fazla veya az gübre verilebilir.
Tarlaya gereğinden fazla gübre kullanıldığında ürünün kalitesi bozulabildiği gibi miktarı da azalabilir. Aynı zamanda maliyeti arttırıcı gereksiz masraflara da yol açılmış olur.
Gereğinden az gübre kullanıldığında ise istenilen düzeyde ürün artışı sağlanamadığı gibi çoğu kez kullanılan gübrenin masrafı dahi karşılanamaz.
Toprağa yanlış cins gübre verilebilir.
Tarlaya yanlış cins gübrenin uygulanması sonunda, üründe artış yerine bazen bir azalma dahi görülebilir. Bitki yatabilir veya kuruyabilir. Ürünün kalitesi ve toprağın özellikleri bozulabilir ve ayrıca maliyeti arttıcı yersiz masraflara da yol açabilir.
Gübre yanlış bir zaman ve şekilde uygulanabilir.
Bu şekilde yapılan bir gübrelemenin ürün artışı üzerindeki etkisi ya az veya hiç olmayabilir. Gübrelemeden beklenen yarar sağlanamaz.
Yukarıda belirtilen muhtemel sorunları önlemek için uygun ve ekonomik bir gübrelemenin yapılabilmesi için ekimden önce, tarla toprağının verimlilik yönünden gerekli analizlerinin yaptırılması sonunda, yetkili teknik elemanların yapacakları tavsiyelerin tam olarak yerine getirilmesi halinde mümkün olabilmektedir. Ancak, tavsiyelerin tam olarak yerine getirilmesi halinde mümkün olabilmektedir. Ancak, toprak analizlerinden beklenen yararların sağlanabilmesi için, analiz edilen toprak örneklerinin usulüne uygun olarak alınmış olmaları gerekir. Usulüne göre alınmamış ve uygun bir şekilde analize hazırlanmamış toprak numunelerinin analizleri, çok hassas bir şekilde ve en ileri yöntemler uygulanarak yapılmış olsalar dahi bir değer taşımazlar.
Laboratuvara gelen toprak numunesinin küçük bir kısmı üzerinde yapılan analizlerin sonucu geniş bir alana uyarlanmaktadır. Bu nedenle toprak numunelerinin, alındıkları alanların toprak özelliklerini tam olarak yansıtacak şekilde alınmalarına dikkat edilmelidir.
Toprak numuneleri, alındıkları alanları tam olarak temsil etmiyorlar ise, analiz sonuçlarına dayanarak yapılacak gübreleme tavsiyeleri veya alınacak diğer kültürel tedbirler gerçeğe uymaz ve yanlış uygulamalara yol açabilir.
Topraklarını analiz ettirmek suretiyle analiz raporunda belirtilen gübreleme tavsiyelerini tam olarak uygulayan çiftçiler, kuşkusuz gerek kendi gerekse memleket ekonomisine önemli ölçüde hizmet etmiş olacaklardır.
Kalsiyum Nedir? Noksanlık Belirtileri Nelerdir?
https://tamcigubre.com/kalsiyum-nedir/
Kalsiyum, bitkiler ve hayvanlar için en önemli besin maddelerinden birisidir. Yer kabuğunun çok önemli bir kısmını oluşturan kalsiyum, bitkiler de potasyumdan sonra en fazla bulunan elementtir. Kalsiyum topraklarımızın iki değerlikli (Ca2+) başat katyonu ve önemli bir bitki besin elementidir. Kalsiyum topraklarda sadece bir bitki besin maddesi olarak düşünülmemelidir. Kalsiyum toprakta kil ve humusun koagülasyonunu sağlayarak toprakta kapillar kanalların meydana gelmesini, böylece de havalanma ve su döngüsünün devamına yardım eder. Kalsiyum toprak mikroorganizmalarının yaşamlarını devam ettirmesini ve bitki kök gelişimini teşvik etmenin yanında özellikle reaksiyonu düzenleme görevi yapar ve pH’yı yükseltir. Kalsiyum iyonları granülasyonu teşvik ederek toprakların iyi bir strüktür kazanmalarını sağlar.
Bitkilerin kalsiyum içerikleri kuru ağırlık esasına göre % 0.20 ile % 3 arasında değişir. Kalsiyum fosfor ve potasyumun tersine yaşlı yapraklarda genç yapraklara oranla daha çoktur. Kalsiyum bitkilerin hücre zarı yapısında, hücre protoplazmasında ve hücre içerisindeki bazı proteinlerin terkibinde bulunmaktadır. Kalsiyum hücre bölünmesinde ve tohum çimlenme oranının artmasında önemli rol oynar. Kalsiyum bitkilerde kök uzamasına ( Marschner ve Richter 1974) ve hücre bölünmesine (Schmit 1981) etki yapar. Kalsiyum noksanlığında hücre bölünmesinin durması kök uzamasını olumsuz etkiler(Kacar ve Katkat 1998). Kalsiyum bitkilerde kök salgısı üzerine de etkilidir. Kalsiyum bitkilerde kök salgısı üzerine de etkilidir. Kalsiyum bitki dokularını donma çözülme stresine karşı korur.
Yurdumuz topraklarında kalsiyum yeteri kadar vardır. Çünkü topraklarımızın çoğunluğu kireçli topraklardır. Yağışların fazla olduğu yerlerdeki kireçsiz ana kayalardan oluşan topraklardaki kalsiyum ve magnezyum yağışlarla yıkanarak kaybolunca toprak asit karakter alır. Bu durum ise bazı bitki besin maddelerinin bitkiler tarafından alınması güçlüklerinin ortaya çıkmasına neden olur. Azot, fosfor ve potasyumun aksine, kalsiyum bitki bünyesinde tamamen hareketsizdir ve bitki bünyesinde yaşlı yapraklardan genç yapraklara taşınamaması nedeniyle, kalsiyum noksanlık belirtileri kendini önce bitkinin genç yapraklarında gösterir.
Kalsiyum noksanlık belirtileri
- Noksanlık belirtileri, kalsiyumun bitki bünyesinde hareketsiz bir element olması nedeni ile, kendini önce bitkinin genç yapraklarında gösterir.
- Sürgün ucundaki yapraklar çengel şeklinde olur, eksikliğin başlangıcında sarılaşan genç yapraklar ileri aşamalarda siyahlaşarak kıvrılır ve bir çanak veya kâse şeklini alır.
- Gelişme zayıf olur ve bitki görünüşü canlılığını yitirir.
- Kalsiyum noksanlığı sonucu meyvelerde lekelenmeler ve çürümeler görülür. (Elmalarda acı benek, domateslerde çiçek burnu çürüklüğü v.b).
Bitkilerde görülen kalsiyum noksanlık zararlarının önlenebilmesi için, uygulanacak çözeltiler döllenmeden sonra büyüme dönemi içerisinde doğrudan meyveye püskürtülebilir sayfamızdan da alışveriş edebileceğiniz TAMCAL-16 ürünümüz kullanılabilir. Sonuç alabilmek için uygulamanın bir kaç defa tekrar edilmesinde fayda vadır.